USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

SAĞLIK ÇALIŞANLARINA ŞİDDETİ HEP BİRLİKTE ÖNLEMELİYİZ…

25-04-2021

Saldırganlık ne yazık ki insanların dünyasında sıklıkla görülmekte olan bir davranış bozukluğudur. Bu bakımdan saldırganlık, bir insanda insanlaşma gelişiminin tamamlanmamış olmasıyla da açıklanabilir.

Yaklaşık bir yıl önce SAĞLIKTA ŞİDDET yasası düzenlenerek, sağlık çalışanlarına karşı şiddet uygulayanlara verilen cezalar artırıldı. Cezalar artırıldı ama sağlık çalışanlarına yönelik şiddet haberleri azalmadan halen basında yer buluyor.

15 Nisan 2020’de yasalaşan düzenlemeye rağmen geçtiğimiz hafta ilimizde iki ayrı saldırıya maruz kalan sağlık çalışanlarını korumak sadece adaletin değil, hepimizin ortak görevidir.

İlimiz Hilal Mahallesi’nde bulunan bir evde corona virüsü testi pozitif çıkan hasta ve yakınlarına muayene ve tedavi hizmeti sunmak için giden filyasyon ekibinin sözlü ve fiili saldırıya uğraması, hepimizi insanlığımızdan utandıracak yakıcı bir hadisedir. Hasta olan birine yardım etmek isteyen hemşirenin parmağının kırılması ise hepimizi düşündürmesi ve insanlığımızdan utandırması gereken büyük bir çirkinliktir.

Bir hastayı evinde muayene ve tedavi etmek için ziyarete giden sağlık ekibine yapılmış olan bu saldırı, ilkelliğiyle, kötülüğüyle, acımasızlığıyla ve çirkinliğiyle, bu şehrin tüm insanlarına yapılmış olan zorba bir davranıştır. Bu saldırıda parmağı kırılan sadece bir hanım hemşire değil, bu şehirde yaşayan bütün kadınlardır, bütün analardır ve bütün bacılardır.

İkinci olay Batman EA Hastanesinde yataklı servis bölümünde yaşanıyor. Yine görevi başında hizmet etmeye gayret eden iki hemşire, hasta yakınları tarafından sözlü ve fiili saldırıya uğruyor.

Sağlık görevlisinin amacı kendisine başvuran hastayı iyileştirmek ve tedavi etmektir. Hoşgörünün, sevginin, saygının ve şifanın kaynağı olan sağlık çalışanlarımıza yapılan her türlü saldırı, hepimizi düşündürmesi ve utandırması gereken bir iğrençliktir.

Sağlık çalışanlarımızın covid19 salgınının başladığı günden bu yana ne kadar yoğun bir mesai harcadığını, nasıl zorlu bir süreçten geçtiğini ve hangi şartlarda ailesini ihmal etmek zorunda kaldığını hepimiz çok iyi görüyor ve biliyoruz.

Elbette ki sağlık hizmetleri sunulurken ve alınırken karşılıklı olarak duygudaşlık, hoşgörü ve iyi niyet herkesin önceliği olmalıdır. Bu bağlamda sağlık çalışanları yasal ve vicdani sorumluluk içerisinde hastayı daimi ve kalıcı şifayla buluşturmak için yoğun bir çaba harcarken, biz şifa bekleyen hastalar sağlık çalışanlarına şiddet ve baskıyla değil, hürmetle, saygıyla ve yardım ederek sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz.

Sorumluluk, sözlü ya da fiili saldırganlık manasına gelmez. Sorumluluk, daha iyi koşullara ulaşmak için birbirimize saygı göstermeyi, ortaya konulan gayreti takdir etmeyi ve en önemlisi birbirimizi anlamayı kapsayan kuşatıcı bir birlikteliktir.

Böylesine zorlu bir süreçte büyük bir yükün altında hizmet veren sağlık çalışanlarının moral bozucu ve motivasyon kırıcı şiddet olaylarıyla enerjisinin düşürülmesi kabul edilebilir değil. Bahse konu saldırılar, Batman il sağlık müdürlüğü tarafından hukuki olarak takip ediliyor.

Doğrusunu söylemek gerekirse bu olayı takip etmek sadece il sağlık müdürlüğünün değil, başta baro olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarının görevidir. Sesimiz, saldırganların sesinden yüksek çıkmadığı sürece bu vebal hepimizin boynundadır.

Hülasa; her hastalığın bir çaresi vardır. Ancak, her gün çığ gibi büyüyen şiddet hastalığını önlemek ve bitirmek için önce aile terbiyesine başvurmak gerekir.

Atalarımızın dediği gibi öfke gelir göz kızarır, öfke geçer yüz kızarır.

Yüzümüzün kızarmasını istemiyorsak, şifa dağıtan sağlıkçılara her zamandan daha fazla sahip çıkalım ve her zamankinden daha fazla hürmet gösterelim.

Kalın sağlıcakla…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?