İLK İSYAN, İLK GÜNAH…

Allah, İnsanın yeryüzünde doğru bir hayat yaşaması için onu akıl, vicdan, sevgi, merhamet… Gibi üstün hasletlerle yaratmış. Kitap, peygamber ve ibadetlerle de takviye etmiş. Hayat rehberi olarak gönderilen Kur’an’da da, daha etkileyici olsun diye isimler üzerinden canlandırarak dersler vermektedir.

Ve Kur’an’da ilk önce, bugün için de dünyadaki birçok kötülüğün sebebi olan kibir ve ırkçılık üzerinden bizi uyarmakta ve ders vermektedir. İlk insanı üstün hasletlerle ve bilgiyle yaratıktan sonra, bu muhteşem eser karşısında ‘Takdir’ babında meleklere secde etmelerini istiyor.

“Meleklere, “Âdem için secde ediniz” dediğimiz vakit İblis’ten başka hepsi secde ettiler. İblis secde etmedi, kibirlendi ve kâfirlerden oldu.” 2/34

“Allah şöyle buyurdu: ‘Sana emrettiğim halde, seni secde etmekten alıkoyan nedir?’ İblis, ‘Ben ondan üstünüm; çünkü beni ateşten, onu çamurdan yarattın’ dedi.” 7/12

Ayetlerden İlk günah ve isyanın bencilliği de kapsayan Kibir ve ırkçılık üzerinde yapıldığına dikkatlerimiz çekilerek, bu zaafların tahribatına karşı uyarılmaktayız.

“Ben ondan üstünüm…” = Kibir

“Benim aslım Ateş, onun ki ise Çamur…”  = Irkçılık

Bu gün yeryüzündeki kavga ve çekişmelerin büyük sebebi, bu fitnelerdir. Bir an için bu kötülüklerin olmadığını; kimsenin kendini bir başkasından üstün ve ayrıcalıklı görmediğini, herkesin aynı saygınlıkta ve eşit haklara sahip olduğunu ve tüm insanların buna saygı gösterip riayet ettiğini düşünün.

Bugün Filistin’de yapılan katliamların sebebi Siyonistlerin kibri ve kendilerini seçilmiş üstün ırk görmelerinden dolayıdır. “Demokrasi, Özgürlük, Eşitlik, Barış, İnsan hakları…” sloganları atan bazıları, sırf ırkçılık dürtüsüyle, katledilen mazlum Filistinlilere sırtını dönmektedir. Oysa balina ve köpek balığına bile böyle bir vahşet karşısında dünya ayağa kalkardı.

Yaşadığımız coğrafyadaki kötülüklerin büyük sebebi kibir ve ırkçılıktır. Çok daha büyük suçlar ve çok daha fazla işlenmesine rağmen, ırk üzerinden tahrikler hemen toplumsal olaylara sebep oluyor. Irkçılık sebebiyle bütün insani değerler ve söylemler çiğneniyor. Küçücük yaşta çocuklara, olaylarda hiçbir dahli olmayan masum insanlara saldırılıyor.

Kibir ve ırkçılık hastalığına yakalananlar, kendilerini üstün görerek diğer insanların hak ve hukukunu çiğneyebiliyor. Kendine ve ırkına istediklerini, başkalarına hak görmediği gibi engelleyebiliyor. Kendi inancı, anadili, kültürüyle özgürce yaşamayı kendine hak görüyor ama başkalarını bunun için suçlayabiliyor. İşin daha da ilginci ırkçılık bahanesiyle ulusal haklarından mağdur edilen Kürtlerden bazıları, ırkçılık dürtüsüyle ırkçı ve katil Siyonistlere arka çıkarak tüm insani haklarından mahrum bırakılarak katledilen Filistinlileri suçlamaktadır.

Irkçılığın da kaynağı olan Kibir çok daha yaygındır ve tahribatlara sebep olmaktadır. Günümüz insanı, duyduğu ve öğrendiği 1-2 şeyle her şeyi bilirim havalarında her şeyden konuşmaktadır.

Özellikle şımartılarak yetiştirilen ve büyüklerini beğenmeyen yeni nesil, hiçbir değer ve kural tanımadan “her şeyi ben bilirim” havasında kendi kafasının dikine eğitmektedir. Hiç kimse yanılabileceğini, yanlış bilgi aldığını, başka doğruların da olabileceği ihtimaliyle karşıtlarını dinleme tenezzülünde bulunmuyor.

Kibir ve ırkçılıktan uzak, her insan ve ırkın aynı saygınlıkta ve eşit haklara sahip ve kardeş olduğu; saygı ve sevginin egemen olaağı bir gelecek dileğiyle…