HÜDA PAR Milletvekili ve Batman Belediye Başkan adayı Serkan Ramanlı, alışılmışın dışında tüm kesimleri kucaklayan ve bunun için diyalog kurmaya çalışan barışçıl bir siyaset izlemektedir. Geçen hafta Petrol Spor maçında DEM Parti Belediye Başkan Adayı Mehdi Öztüzün’le aynı karede verdiği fotoğraf çoğumuzu sevindirirken, maalesef bazıları da bundan rahatsız olmuş.
Yapım gereği itham ve suçlamalarla ayrıştırmak yerine; doğruları gündeme getirerek ortak akıla yönlendirmenin daha faydalı olduğuna inanırım ve öyle bir yol izlemeye çalışırım.
İki hafta önce ‘Ortak Akılda Buluşamıyoruz’ başlıklı yazımda, “Toplumsal barış, huzur ve düzen için müşterek konularda el ele vermeliyiz ki, toplum huzur ve adalete kavuşsun. Bunun için ayrışma yerine diyalog; kavgaya tahrik yerine uzlaşmaya teşvik; farklılıklar üzerinden çatışma yerine, insani müştereklerde uzlaşma; fikrini dayatma yerine karşıyı anlamaya çalışmanın daha yararlı olduğuna inanıyorum.
Geçen haftaki ‘Nasıl Bir Başkan istiyoruz’ yazımda da, “En çok ihtiyacımız olan farklılıklar arasında diyalog ve kaynaşmayı sağlamaya çalışacak bir Başkan istiyoruz. Muhaliflerini itham ettikleri ve eleştirdikleri şeyleri yapmayacak bir Başkan istiyoruz. Eleştirdikleri partizanlığı, kendisinden olmayanı dışlamayı yapmayacak ve yaptırmayacak bir Başkan istiyoruz.” Şeklinde halkın ortak beklentilerine dikkat çekmiştim.
Çok acılar çeken ve mağduriyetler yaşan halkımız, artık kan ve kavga istemiyor. Dünya halkları gibi en temel hakkı olan Özgürlük ve Huzur istiyor. Bunun için de Barış ve Kardeşlik istiyor. Çünkü fitne ve kavganın olduğu yerde, huzur ve güven olmaz.
Kavganın olduğu yerde; kan ve gözyaşı olur, fakirlik ve perişanlık olur. Suriye, Afganistan, Irak, Libya’da olanlardan ders alınmalıdır. Ülkelerini terk eden, Akdeniz sularında boğulan mültecilerden ders alınmalıdır.
İlginçtir ki coğrafyamızdaki savaşlar ve Avrupa’ya kaçan mülteciler için bu halkı suçlayanlar, ayrışma ve kavgaları en çok tahrik edenlerdir.
İngilizler, Fransızlar, Almanlar… Asırlarca birbirleriyle savaştılar. 2. Dünya savaşında Almanya’da taş üstünde taş bırakmadılar. Amerika Japonya’ya Atom bombaları attı. Almanlar milyonlarca Yahudi’yi katletti. Ve nihayetinde barıştılar ve şimdi ortak menfaatlerde işbirliği yaparak Afrika ve Ortadoğu’yu beraber sömürmektedirler. Siyonist İsrail, daha önce Yahudileri katleden ve topraklarından kovan Avrupa devletleriyle sıkı iş birliği yapmakta ve destek almaktadır. Ama bizi birbirimizle kavga ettirmektedirler.
Geçmişe bakarsanız bölgemizde birbiriyle çatışmayan ülke ve örgütler yok. Ağa ve aşiretler çatıştı. PKK’NİN; KDP, KUK, KAWA, DDKD, Özgürlük Yolu, İGD, Hizbullah… Çatışmadığı örgüt ve aşiret yok. 1970’lerden bu yana örgütler arası çatışmalardan kan ve gözyaşı akmayan, zarar görmeyen aile yok gibi. Maalesef coğrafyamızda birbirlerini suçlayanlar, suçladıklarından daha temiz değil. Doğru- yanlış herkesin karşıtlarını suçlayacak çok şeyi var.
Karşınızdakini suçladığınızdan, daha çok suçlamayla karşılaşabilirsiniz. Geçmişten ders almanın dışında, bu düşmanlık ve suçlamayı sürdürmenin bu halka bir faydası yok. Bunları sürdürmenin ve kan davası gütmenin, barış ve insanlıktan yana olan hiç kimseye bir faydası yok. Geçmişin yanlışlarını, kavgalarını, kin ve nefretini, acıların istemiyoruz. Adalet, Barış ve Özgürlük istiyoruz. Bunun için de ayrıştırma ve kavga istemiyoruz.
Çok övdüğünüz batıda siyasi rakipler bir arada yaşadığı gibi, biz de tüm farklılıklarımızla bir arada barış içinde olmak istiyoruz. Barış ve demokrasiden yana olan samimi insanlar, tüm farklılıkların barış ve diyalog içinde bir arada yaşamalarını istiyor.
Bu halkın menfaatini isteyenler, DEM, HÜDA PAR, HAK PAR, KDP… Tüm farklı oluşumların bir arada barış içinde ve ortak menfaatlerde yardımlaşmalarını ister. Bu halkın Özgürlüğünü isteyenler, tüm farklılıkların ve siyasi oluşumların diyalog ve barış içinde ortak mücadele etmelerini ister.
Farklılıklar zenginliktir. Farklılıklara karşı tahammülsüzlük ve tek parti, tek ideoloji dayatmaları insanlığa aykırı, faşistlik ve diktatörlüktür. Adalet, Barış, Özgürlük ve İnsanlıktan yana olanlar, dün kavga eden ve birbirlerine rakip olanlar arasında bile diyalog ve barışın olmasını ister ve bunun için çalışırlar.
Kürt halkının huzur ve Özgürlüğünü isteyenler, öncelikle Kürtler arasında diyalog ve barışı sağlamaya çalışmalıdırlar. Her DEM Partilinin ailesinde mutlaka bir HÜDA PAR’LI; Her HÜDA PAR’LININ ailesinde mutlaka bir DEM Partili vardır. Bunları ayrıştırmak ve birbirlerine kinlendirmek; Kürtler arasında ayrışma, kavga, kan davası gütmek.
Kürtlere yapılabilecek en büyük kötülüktür.
Dikkat edin! Size birilerini düşman göstererek tahrik edenler, en büyük düşmanlarınız olabilir.
Bütün insanların yeryüzünde Adalet ve Barış içinde yaşamaları en büyük dileğimiz olmalıdır.