ADALET MÜLKÜN TEMELİDİR…

Yayınlama: 14.12.2024
A+
A-

Peki, Adalet olmayınca ne olur?

Parti, örgüt, şahısların ağzında hep dillendirilir, vaat edilir ama en çok katlettiğimiz de Adalettir. Maalesef ki herkes Adaleti kendine göre yontuyor.

Adalete uymuyor, adaleti kendine ve tarafına göre yorumluyor. Oysa taraf, mal, makam ve güce göre değişebilen, akıl ve vicdana uymayan sistem ve uygulamalar Adalet değil, adaletsizlik ve haksızlıktır.

Devletler insanlar arasında düzen ve adaleti sağlamakla yetkili ve sorumludur. Bu sorumluluğu kurdukları yargı sistemleriyle sağlamaya çalışırlar.

Temeli Adalet olması gereken Yargı sistemi, hakkı yenilenin hakkını vermek ve haksızlık edeni de aynı şekilde cezalandırmakla sorumludur. Buna uyuldukça insanlar ve sistem güvende olur. Bunun aksi ise, toplumsal huzursuzluğa ve anarşiye sebep olur.

Peki, yaşadığımız ülkede insanlarımız Yargı sisteminden memnun mu? Yargı sisteminin mensupları, Devlet yöneticileri, Siyasiler… Ara ara şikâyetlerini dillendirdikleri halde, sıradan vatandaşın hak araması bile suç sayılabilmektedir. Aynı yasalarla yargılanan bir sanığa, bir yargıç en ağır cezayı verebilirken, bir başka yargıç tahliye ve beraat verebiliyor. Haksızlığa uğrayan sıradan vatandaş, devlet kurumları ve yargı sistemiyle daha çok mağdur edilebiliyor.

Emekli maaşımı çarpan 25 yaşındaki kapkaççı, karakolda suçunu itiraf ettiği ve kapkaç, yaralama, uyuşturucu, asker kaçağı… Dosyası kabarık olduğu halde beraat etti. Gelmediği mahkemede adına yazılan ifadeye göre onu yakalayan ben suçlu oluyordum!

Daha sonraları ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan tutuklanan F. Akgündüz aleyhinde aynı suçtan açılan davalarda, bizlere karşı tarafın avukat ücretleri de yükleniyordu. On binlerce insanı mağdur eden F. Akgündüz nitelikli dolandırıcılıktan tutuklu olduğu halde, onun suçunun cezası mağdurlara kesiliyor. Verdiğimiz dairemiz gitti, 2012’de tapu harcı olarak 500 TL Nakit ödedik.

Tapu için verdikleri isimlere vekâlet verdik. Verdiklerimiz karşılığında 5 kuruş kira –gelir almadık. Buna rağmen hakkımızı alması gereken devletin kurumları, bize ceza üstüne ceza kesiyor. Vekâlet verdiğimiz şirket, tapu harçlarını eksik gösterdiği için bize binlerce ceza geldi.

Devre Mülkü verilen otel inşaat halinde yıkıma terk edildiği ve 5 kuruş geliri olmadığı halde, Vergi dairesi mağdurlara binlerce lira (olmayan) Gelir vergisi cezası kesiyor.

Cezayı kesen İstanbul Yeditepe Vergi Dairesine gittim, muhatap bile almıyorlar. Ricamız üzerine bizimle konuşma tenezzülünde bulunan kamuya hizmetle görevli! Memurlar da “Haklısınız ama yapılacak bir şey yok, ödeyeceksiniz. Ama isterseniz ödedikten sonra mahkemeye itirazda bulunabilirsiniz” dediler. Tabi daha önceki tecrübelerden hiç kimse karşı tarafın da avukat masraflarını ödemeyi göze alamayacak.

Ey Devlet Yöneticileri! Bütün bu gerçekler herkes tarafından bilindiği halde, on binlerce insanın mağdur olduğu ve mağdur edilmeye devam edildiği halde neden müdahil olmuyor ve haksızlıkları önlemiyorsunuz?

Yetki makamında olduğunuz için, bütün yapılanların sorumluluğu da size aittir. İnsanlığın, sorumluluğunuz ve Mülkün temelinin sağlamlığı gereği, öncelikle Yargı Sistemini ADALET Sistemine dönüştürmelisiniz.

Bunun için de sorumluluk şuuru ve kaliteli insan için Eğitim Sistemini, Adil ve kaliteli insan yetiştirmeye odaklandırmalı, herkese yaptıklarının ve kararlarının hesabını verme sorumluluğu yüklemelisiniz…

Adalet ve huzur içinde herkesin güvende olacağı bir gelecek dileğiyle…

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.